Eziklik Psikolojisi

Sizlere güzel bir konudan bahsedeceğim. Çoğu insanın hissettiği özellikle naif kalpli narin insanlar için güzel bir noktaya değineceğim. Sevgili dostlarım size sevdiğim bir cümleyi takdim edeyim.

“Dünya hassas kalpler için cehennemdir”

Bu cümleyi çok seviyorum çünkü dünya hassas kalplerle dolu. Direnmeye çalışan kendini iyi hissetmeye ihtiyacı olan özellikle karşısındaki insanı iyi hissettirmek için elinden geleni yapan hassas kalpler. Sevgili dostlarım hassas olmak elbette güzel bir özellik ama bir noktaya kadar. İnsanlar ego denen kocaman bir duyguyla kaplı ve acımasız. Siz onlar için bir şeyler yaptıkça onlar daha da acımasız olacaklar. Bu ister arkadaşlık olsun ister aileniz olsun isterse yareniniz olsun. Fazla sevgi göz çıkarır.

Şimdi size güzel önerilerim olacak ilk olarak insanlar beni sevmiyor bir şeyler yapamıyorum herkese yük oluyorum diye düşünüyorsanız gelin beni dinleyin. Size iyi gelecek tavsiyelerim var.

Sevgili arkadaşlarım ufak aksaklıklar için özür dilemeyin özür dilemeyi ağzınıza sakız yapmayın. Bir noktada çok özür dilemek karşıdakini yüceltir bu sefer efendi köle ilişkisine girer. Haklı veya haksızlık olayı olmasa bile her konuda kendini üstün görürler o yüzden büyük hata yapmadıkça özür dilemeyin.

İkinci olarak size soru sorulursa muhabbetlere dahil olun soru sorduklarında heyecanlanıp çok konuşmayın bu da karşıdaki insanı sıkar ve bu ne saçmalıyor diye düşünerek sizden kurtulmak ister. Bu incitici düşünceyi düşünmelerini sağlamayın.

Üçüncü olarak size kötülük yapanlara iyilik yapmaya çalışmayın onlar kötü ve ikinci şansı verdiğiniz insanlar size daha büyük hatayla gelir daha büyük yaralar açar. İyiliği karşılıksız yapın ve hak edene yapın sizi incitene yapmayın.

Dördüncü olarak kendinize bakın ve size gelen övgüler karşısında iki büklüm olarak cevap vermeyin gayet olgun bir şekilde teşekkür edin övgü aldıktan sonra yok ya ne alakası var abartmayın diyerek kötü yanlarınızı söylemeyin insanlar zaten hata arar bırakın nasıl görmek istiyorlarsa görsünler siz sadece teşekkür edin ve gülümseyin

Beşinci madde insan sosyal varlıktır tabi ki birilerini ararız bazen ihtiyacımız olur ama sürekli birilerine ihtiyaç duymayın kendinizle vakit geçirmeyi bilmelisiniz. Bu hayat size bahşedilmiş ve bu hayatı başkaları için heba etmeyin. İçinizdeki çocukla zamanı geçirin kendinizi tanıyın ve sevin. Sinemaya gidin tiyatroya gidin. Size kötü davranan umursamayan insanlarla sırf yalnız kalacağım diye onlara mecbur olmayın bu sefer kendinize olan saygınızı kaybedersiniz.

Altıncı madde insanlara dert yanmayın! Dert yanmak başınıza negatif olayları sarmaktır. Aynı zamanda insanlar derdini dinler üzülüyor gibi yapar ve eve gidince o dert havada kalır kimse anlamaz ayrıca sürekli dert anlatılması herkesi sıkar. Çok düşünmeyin kısacık ömürde dert biter mi? Olaylara güzel tarafından bakmaya çalışın.

Yedinci madde eleştiri aldığınızda olgunlukla karşılamayı bilmelisiniz hemen fevri davranmayın ateş sizi yakar karşınızdakini değil. Gerçekten cevap vermeniz gereken kişilere cevap vermelisiniz. Önemsiz kişilerin eleştirisi 5 dakika sürer bu ömrü siz yaşıyorsunuz bütün ömrü 5 dakikalık eleştirilerle yaşamayın kendinizi sevin ve ileriye bakın

Son maddeye gelirsek eğer, küçük işlerinizde insanlardan fikir almayın mesela mağazaya mı gittiniz o pantolon sizde güzel durmuşsa kimsenin beğenisini zorla kazanmak zorunda değilsiniz ne seviyorsanız giyin gezin çıkın kim karışabilir ki siz kendinizi bildikten sonra

Evet arkadaşlar hepimiz eşitiz hepimiz bir yerde yemek yiyor ihtiyaçlarımızı gideriyoruz kimsenin kimseden üstünlüğü yok. Bir cumhurbaşkanıyla bir işsiz adamın bu dünyada vasıfları aynı ikiside insan ve her ikisinin de duyguları var kendinizi yıpratmayın size yapılan hataları affedin bir yerde ama onlara o eski samimiyetinizi vermeyin. Bu dünya siz hayattayken dönüyor öldükten sonra inanın bunlar hiç önemli olmayacak. Bu arada benim inandığım dinde heybetli durmak sünnet arkadaşlar sırf başkaları için kendinizi ezik görmeyin hepimiz biriz.